.png){kind=small}
Enstitümüzün periyodik olarak düzenlediği ve Ankara Sanayi Odası’nın destekleriyle gerçekleşen Gelecek Konuşmaları etkinliğimizin Mart ayı teması, Endüstri 4.0 (#4ed) idi. Bu etkinliğimizde dördüncü endüstriyel devrimi tetikleyen trendlerden nesnelerin internetini, değerli konuşmacılarımız ve katılımcılarımız ile birlikte etraflıca değerlendirmeye çalıştık.
Intel Nesnelerin İnterneti Teknik Çözümler Müdürü Cem Vedat Işık, General Electric İnovasyon Merkezi Lideri Ussal Şahbaz ve Samsung Kamu İlişkileri Direktörü Dr. Erdem Erkul bizlere kıymetli ve ufuk açıcı bilgiler aktardı.
Konferansımız Cem Vedat Işık’ın sunumuyla başladı. Öne çıkan notları şöyle sıralayabiliriz:
James Watt 18. yüzyılın sonunda kolay ulaşılabilir kaynaklar olan suyu ve kömürü bir araya getirerek, buharlı makineyi icat etti.
20. yüzyılın başında montaj bandı icat edildi ve çoraptan tanka birçok farklı alanda kullanılmaya ve daha uygun maliyetle çok daha fazla ürün üretilmeye başlandı. Bu akım 1900'lerin ortalarına kadar devam etti (Fordizm).
1970'lere geldiğimizde, insanlar dijitalin açtığı kapıları farkettiler ve gelişmiş ülkeler daha az eforla daha çok getiri sağlayan ürünler üretmeye başladılar.
Endüstri 4.0, 2011'de Almanya’da ortaya atılmış bir fikir. Teknolojinin ilerleyişi dördüncü sanayi devrimini hızla gerçeğe dönüştürüyor ve ezber bozuyor. Tarihteki en hızlı ilerleme bu alanda gerçekleşiyor.
Yönetişimi de derinden etkileyen bir dalga bu.
İki araştırmacı 1973'ten 2013'e kadar Fortune 1000, 2000–2015 tarihleri arasında Fortune 500 şirketlerini inceliyorlar ve geçmişte 60 olan ortalama şirket yaşının 2020'de 12'ye düşeceğini hesaplıyorlar.
İş için gereken girdiler ve çıktılar değişiyor:
Büyük veri destekli kalite kontrolü,
Robotlu üretim,
Kendi kendine gidebilen taşıma araçları,
Üretim hattı simülasyonları,
Kestirimci bakım (çalışan sistemden alınan verilerin analiz edilerek, bakım ve parça ihtiyacının tespit ve tahmin edilmesi).
Dijital dönüşüm, 11 trilyon dolarlık bir ekonomi yaratıyor.
Endüstri 4.0'ın 3 ana bileşeni var:
Nesnelerin İnterneti ve Siber-Fiziksel Sistemler,
Büyük Veri ve güçlenen veri analizi,
Güvenli ve güvenilir altyapı.
Yeni mesleklerin ortaya çıkacağı aşikar.
Bu alana yatırım yapan şirketlerin aşması gereken bazı zorluklar var:
Eski altyapının korunması,
Mevcut sistemlerin ve verilerin dijitale aktarılması,
Birbirine bağlanması gereken cihaz çokluğu,
Tutarsız ve dağınık veriler,
Farklı lokasyonlardaki sistemler.
Gelecek parlak ama değişimin farkında olan ve harekete geçenler için.
Cem Bey’in konuşmasının ardından General Electric İnovasyon Merkezi’nden Ussal Şahbaz’ın sunumuyla devam ettik.
Ussal Bey’in konuşmasında şu notlar öne çıktı:
Endüstri 4.0 konusunda çok fazla gürültü var ve gereğinden fazla iyimser yaklaşılıyor. Fırsatların yanında riskleri de incelememiz gerekiyor.
Gelişmekte olan ülkeler için sanayisizleşme çok büyük bir risk. Bu, artık çok erken gerçekleşmeye başladı. Çin ve Endonezya’da bile, henüz gelişimlerini tamamlamadan, bu süreç başlamış durumda. Türkiye için de böyle bir risk var. Endüstri 4.0, bu sanayisizleşme konusunun neresinde duruyor, tartışılması gerekenlerden biri de bu.
3 Trendden bahsetmek mümkün:
Gelişmiş üretim sistemleri,
Küresel beyin,
Endüstriyel internet.
Sanayi ölçeğinde mobil uygulama ekonomisi gelişecek. Yapısal olarak tüketicilere yönelik uygulamalardan farklı olacak.
Türkiye’den sanayiye yönelik yazılım çıkma ihtimali, mobil alandan daha yüksek. Bu pazarın büyüklüğünün 2019'da 200 milyar dolar olması bekleniyor, buradan iyi bir pay alabiliriz.
Makineler için işletim sistemleri geliyor.
Şöyle bir risk var: Yaptığınız işi annenize birkaç dakikada anlatabiliyorsanız, bu iş muhtemelen önümüzdeki yıllarda yok olacak.
Büyük şirketler dışarıdan inovasyon almaya başladı.
General Electric; Türkiye’deki sanayicilerin ihtiyaçlarını tespit etmek, sorunlarını çözmek ve teknolojilerin yerelleştirilmesi için inovasyon merkezi kurdu.
Ussal Bey’in konuşmasının ardından Samsung Kamu İlişkileri Direktörü Dr. Erdem Erkul’un sunumuyla devam ettik.
Samsung’un hikayesi 1937'de, kurutulmuş deniz ürünleri ihraç eden bir şirket olarak başladı. 1960'ta Samsung Electronics kurularak elektronik sektörüne giriş yapıldı.
Samsung, Avrupa’nın en çok patente sahip şirketi konumunda.
Her yıl 15 milyar dolar bütçeyi araştırma ve geliştirme çalışmalarına ayırıyor.
Samsung, 2014'te üçüncü en inovatif şirket oldu.
Artık yüksek teknolojiyle donatma, elektronik cihazların birbiriyle iletişimi gibi konular önemli. 4. sanayi devriminden en çok makineler etkilenecek.
Mahremiyet, şeffaflık gibi konular uluslarda endişe yaratıyor.
Yerel ekonomilerin izole olma riski var.
İcatlar daha ucuz olacak.
Ürünleri pazara daha kısa sürede sunma zorunluluğu var, rekabet çok çetin.
1957'de bir bilgisayarı 13 kişi taşıyabiliyorken, 2017'de bir kişi üzerinde 13 cihaz taşıyabilecek.
Nesnelerin İnterneti, farklı alanların birbiriyle uyumlu çalışmasını gerektiriyor.
Cihazların sayısı, yakın gelecekte insan sayısını geçecek.
Dördüncü Sanayi Devrimi, bambaşka bir geleceğe doğru yol aldığımız ve her şeyin yeni başladığı, fırsatları ve riskleri birlikte değerlendirerek doğru stratejilerle hareket etmemiz gereken bir süreç. Gelecek Araştırmaları Enstitüsü olarak bu devrime dikkat çekmeye ve Türkiye’nin doğru stratejilerle politikalar üretmesine katkı sunmaya devam edeceğiz.
Tüm katılımcılarımıza, konuşmacılarımıza ve desteğini hiçbir zaman esirgemeyen Ankara Sanayi Odası’na teşekkür ederiz.
Nisan ayındaki etkinliğimizde Sanayi 4.0 konusunu tartışmaya devam etmeyi hedefliyoruz. İlgi duyan herkesi bekleriz.
Görüşmek üzere 😉
Comentários