Birkaç yıl önce basit bir iPhone uygulaması kullanılarak yapılan bir çalışma enteresan sonuçları ortaya çıkardı. Görünen o ki, insanların neredeyse yarısı, o anda yaptıkları işten farklı bir şey düşünüyorlar. Bu araştırmayı Harvard psikologları yaptı ve yayınladı.
Aklımızın ‘normal’ hali gezgin. Gezgin zihnimizin mutlu olabilmesi ise bambaşka bir araştırma konusu. Ancak hem geçmişi hem de geleceği kavrayabilen bir zihin, bize gelecekten bilgi taşır — örneğin; bir kiraz ağacına baktığımızda Haziran’da olgunlaşacak meyveleri canlandırmak.
Beklentilerimiz, duygularımız ve umutlarımız bu yetkinliğimize göre şekillenir. Olmasını beklediğimiz olayları, içselleştirdiğimiz sürece sahipleniriz.
Anlık kararlarımız bu canlandırmalarımızdan etkilenir. Beklentilerimiz ona göre şekillenir.
Hele geçmişte yaptıklarımızın bu resim yönünde olumlu etkilerini düşünürsek, bir anda kendimizi bir başarı hikâyesinin içinde hissederiz. Hikâyeyi zihnimizde tuttuğumuz süre bizim için bir ödül niteliğindedir. Bir piyango biletini cebinde taşımak gibi.
Peki, karşımıza bir engel çıkarsa ve mevcut ataletimiz bunu aşmaya yetmeyip kösteklenirsek?
Gerçekte eylemlerimizin neticesini beklediğimiz gibi bulacağımız asla %100 kesin değildir. Önemli olan buradaki rastlantı payını göze almakta. Tek atışta değil 10 atışta turayı bulmayı hedeflersek bunu %99,9 başaracağımızı biliriz. Tüm beklentileri tek atışa yükleme yerine 10 defa denemek üzere yola çıkınca, ona göre tedarikli olabiliriz. Ya da göze alacağımız engellerin büyüklüğünü seçeriz, hatta yerine göre engelin ta kendisini!
Hikâyelerimizin kontrolü elimizde.
Ali Türker, Fütürist
Comments